9786255576408
984656

https://www.nebekitap.com/filibeli-ahmed-hilmi-de-yeni-ilm-i-kelam-dusuncesi
Filibeli Ahmed Hilmi’de Yeni İlm-i Kelâm Düşüncesi
196.00
Çalışmamızda yeni ilm-i kelâm döneminin önde gelen düşünürlerinden birisi olan Şehbenderzâde Filibeli Ahmed Hilmi'nin
kelâm düşüncesi ele alınmıştır. Çok yönlü bir mütefekkir olan Filibeli zamanındaki itikâdî, fikrî ve toplumsal sorunları teşhis
etmiş ve bunlara yönelik çözüm önerileri getirmiştir. Bu çözüm yollarını da muhtelif konferanslar düzenleyerek, gazete ve
dergi çıkararak, çok çeşitli kitap, makale türü yazılar kaleme alarak dile getirmiştir. Düşünürümüz kelâm metodu olarak
eklektizm ve analiz anlayışına yer vermiştir. Tezimizde yeni ilm-i kelâm döneminde gittikçe güçlenen ve yaygınlaşan inkârcı
akımların İslâm dünyasına, özellikle Osmanlı coğrafyasına olumsuz etkileri araştırılmıştır. Bu doğrultuda Müslüman
mütefekkirlerin ve özellikle Filibeli'nin reddiye yazdığı bazı şahsiyetlerin eserlerine ve eleştirilerine temas edilmiştir. Filibeli
özelinde ateizm, materyalizm, Darwinizm, pozitivizm, sosyalizm, agnostisizm ve septisizm gibi inkârcı akımların tahlili ve
değerlendirilmesi yapılmıştır. Bu çalışmamızda usûl-i selâse denilen inanç esaslarının ilk kısmı ulûhiyyet bahsi, yani yüce
Allah'ın varlığı, birliği ve sıfatları gibi meseleler incelenmiştir. Bu bağlamda Filibeli'nin marifetullah'ın mümkün olduğunu ileri
sürdüğü ve Allah'ın varlığını enfüs ve âfâk diye bir sınıflamadan hareketle ispatlanmaya çalıştığı görülmüştür. Tezimizde tarih
boyunca Allah'ı ispat ve tasvir ameliyesini en güzel şekilde yapan düşünürlerden birinin de, hiç şüphesiz Filibeli Ahmed Hilmi
olduğuna dikkat çekilmiştir. Ayrıca Filibeli'nin tevhîd anlayışını vahdet-i vücûd doktriniyle temellendirmeye giriştiği de tespit
edilmiştir. Araştırmamızda Filibeli'nin, kaza-kader ve bununla bağlantılı olarak teodise sorununu ele alış biçimine yer
verilmiştir. Bu bağlamda irade ve hayr-şer meselesinin yanlış anlaşılmasının inançsal ve toplumsal açıdan olumsuz
sonuçlarına dikkat çekilmiştir. Filibeli, yeni ilm-i kelâm döneminin belirgin karakteristik bir özelliği olarak hür iradeye vurgu
yapmış ve özellikle fatalizmi sert bir şekilde eleştirmiştir. Filibeli'nin hidâyet ve dalâlet ile ilgili bahislerde dinî metinlerin tevil
edilmesi gerektiğini savunduğu ortaya konmuştur. Ayrıca Filibeli, nübüvvet inan- cını ve Hz. Peygamber'in enbiyanın
sonuncusu olduğunu vurgulamış ve oryantalistlerin Hz. Peygamberle ilgili iddialarının asılsız ve temelsiz olduğunu
belirtmiştir. O, sem‘iyyât bahislerinin izahında genelde rivayetlere dayanmış, kıyametin vukuu, haşr-neşr gibi meselelerin ele
alınışında bilimsel olgulardan istifade etmiştir.
Çalışmamızda yeni ilm-i kelâm döneminin önde gelen düşünürlerinden birisi olan Şehbenderzâde Filibeli Ahmed Hilmi'nin
kelâm düşüncesi ele alınmıştır. Çok yönlü bir mütefekkir olan Filibeli zamanındaki itikâdî, fikrî ve toplumsal sorunları teşhis
etmiş ve bunlara yönelik çözüm önerileri getirmiştir. Bu çözüm yollarını da muhtelif konferanslar düzenleyerek, gazete ve
dergi çıkararak, çok çeşitli kitap, makale türü yazılar kaleme alarak dile getirmiştir. Düşünürümüz kelâm metodu olarak
eklektizm ve analiz anlayışına yer vermiştir. Tezimizde yeni ilm-i kelâm döneminde gittikçe güçlenen ve yaygınlaşan inkârcı
akımların İslâm dünyasına, özellikle Osmanlı coğrafyasına olumsuz etkileri araştırılmıştır. Bu doğrultuda Müslüman
mütefekkirlerin ve özellikle Filibeli'nin reddiye yazdığı bazı şahsiyetlerin eserlerine ve eleştirilerine temas edilmiştir. Filibeli
özelinde ateizm, materyalizm, Darwinizm, pozitivizm, sosyalizm, agnostisizm ve septisizm gibi inkârcı akımların tahlili ve
değerlendirilmesi yapılmıştır. Bu çalışmamızda usûl-i selâse denilen inanç esaslarının ilk kısmı ulûhiyyet bahsi, yani yüce
Allah'ın varlığı, birliği ve sıfatları gibi meseleler incelenmiştir. Bu bağlamda Filibeli'nin marifetullah'ın mümkün olduğunu ileri
sürdüğü ve Allah'ın varlığını enfüs ve âfâk diye bir sınıflamadan hareketle ispatlanmaya çalıştığı görülmüştür. Tezimizde tarih
boyunca Allah'ı ispat ve tasvir ameliyesini en güzel şekilde yapan düşünürlerden birinin de, hiç şüphesiz Filibeli Ahmed Hilmi
olduğuna dikkat çekilmiştir. Ayrıca Filibeli'nin tevhîd anlayışını vahdet-i vücûd doktriniyle temellendirmeye giriştiği de tespit
edilmiştir. Araştırmamızda Filibeli'nin, kaza-kader ve bununla bağlantılı olarak teodise sorununu ele alış biçimine yer
verilmiştir. Bu bağlamda irade ve hayr-şer meselesinin yanlış anlaşılmasının inançsal ve toplumsal açıdan olumsuz
sonuçlarına dikkat çekilmiştir. Filibeli, yeni ilm-i kelâm döneminin belirgin karakteristik bir özelliği olarak hür iradeye vurgu
yapmış ve özellikle fatalizmi sert bir şekilde eleştirmiştir. Filibeli'nin hidâyet ve dalâlet ile ilgili bahislerde dinî metinlerin tevil
edilmesi gerektiğini savunduğu ortaya konmuştur. Ayrıca Filibeli, nübüvvet inan- cını ve Hz. Peygamber'in enbiyanın
sonuncusu olduğunu vurgulamış ve oryantalistlerin Hz. Peygamberle ilgili iddialarının asılsız ve temelsiz olduğunu
belirtmiştir. O, sem‘iyyât bahislerinin izahında genelde rivayetlere dayanmış, kıyametin vukuu, haşr-neşr gibi meselelerin ele
alınışında bilimsel olgulardan istifade etmiştir.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.